son haberler

Ombusdsman Ordulularla Buluştu

Yayınlanma Tarihi: 12 Temmuz 2019 okunma

Ombusdsman Ordulularla Buluştu
Gündem
0

Kamu Denetçiliği Kurumu tarafından hazırlanan ve Avrupa Birliği tarafından finanse edilerek desteklenen, “İnsan Haklarının Korunması ve Tanıtımında Kamu Denetçiliği Kurumunun Rolünün Güçlendirilmesi İçin Teknik Destek Projesi” kapsamında, ‘Ombudsman Ordulularla Buluşuyor’ etkinliği gerçekleştirildi.

Altınordu İlçesi’nde bir otelde düzenlenen etkinliğe, Vali Seddar Yavuz, Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı İhsan Şener, Kamu Denetçiliği Kurumu Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Denetçiler Arif Dülder, Sadettin Kalkan, Yahya Akman, Ordu Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Akif Aktaş, Ordu Baro Başkanı Av. Murat Poyraz, Vali Yardımcıları Ekrem Ballı, Adem Öztürk, Altınordu Kaymakamı Niyazi Erten, İl Emniyet Müdürü Mehmet Erduğan, İl Jandarma Komutanı Albay Tolunay Başer, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı, Altınordu Belediye Başkan Yardımcısı İsa Hitaloğlu, daire müdürleri, muhtarlar ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri katıldı.

Etkinliğin açılışında bir konuşma yapan Vali Seddar Yavuz, devlet, devletin rolü ve devletten beklentilerin özellikle bu yüzyıl içerisinde hızla değiştiğine dikkat çekerek, önceleri devletin kutsandığı, vatandaşın daha çok geride bırakıldığı, hak ve özgürlüklerin ana merkez teşkil etmediği bir dünyada yaşanırken, bugün artık bireyin, insanın, insan haklarının ve özgürlüklerinin çok daha öne çıktığı bir süreçte yaşandığına vurgu yaptı.

Dünyadaki bu hızlı değişim ve dönüşümün, aynı zamanda devletleri de değiştirip dönüştürmeye mecbur bıraktığını söyleyen Vali Seddar Yavuz, devletlerin görevinin makbul insan protifi oluşturmak değil, ülkesinde yaşayan her bir vatandaşını kucaklamak, onun inanç hürriyeti başta olmak üzere, düşüncesine, inancına ve yaşam tarzına saygı duymak olduğunu söyledi.

Vali Yavuz, vatandaşların devletle olan sorunlarının çözülmesinde, her ne kadar idari yargı gibi müesseseler olsa bile, burada da idari yargıya taşınamayacak ya da sürüncemede bırakılamayacak hususlar olduğunun altını çizerek, Kamu Denetçiliği Kurumunun rolünün burada başladığını söyledi.

Vali Yavuz, “Esasen bizim İslam’la başlayan ve Türk Devlet Geleneği ile bütünleşen ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ anlayışı, özü itibariyle bizim medeniyet kodlarımızda olan bir anlayıştır. Özellikle hak arama yol ve yöntemleri gerçekten olağanüstü bir hale gelmiştir. Dolayısıyla bugün geldiğimiz nokta bizim için elbette yeterli değildir. Biz 82 milyon vatan evladını kucaklıyor, aynı gözle görüyor ve onların her türlü hakkını garanti altına alacak bir anlayışı da hakim kılmak istiyoruz” diye konuştu.

Vali Seddar Yavuz, Valilik olarak vatandaşa yönelik yapılan çalışmalara da değindi. Halk Günü Toplantıları ve “Gönülden Gönüle” projesinden bahseden Vali Yavuz, yapılan çalışmalarda devlet ve millet kucaklaşmasının esas alındığını söyledi.

Vali Yavuz, “Bu kapsamda Valilik olarak, özellikle her hafta tüm il müdürlerimizin hazır bulunduğu ‘Halk Günü’ toplantılarda, vatandaşlarımız birebir şahsım tarafımdan dinlenmektedir. Bu uygulama 19 ilçemizde de yapılmaktadır. Yine bunun dışında ‘Gönülden Gönüle’ projemiz kapsamında bugüne kadar, şahsım, eşim ve kaymakamlarımız yaklaşık 8 bin ailenin kapısını çalmış ve onları birebir evlerinde dinlemiştir. Dolayısıyla yaptığımız faaliyetler ve çalışmalar,  devletle milleti kucaklaştırmak, devletle millet arasındaki bağı güçlendirmek ve aidiyet duygusunu geliştirmektir. Öteden bu yana devlet başka, millet başka idi. Dolayısıyla devletin malını koruma anlayışı da gelişememiştir. Oysa devletin neyi varsa milletindir, milletin neyi varsa aslında devletindir. Dolayısıyla bu anlayışla baktığımız zaman devletin malını koruma anlayışı da daha fazla, çünkü devletin malı değil bizim malımız, biz şahsi malımızı çıkarlarımızı nasıl koruyorsak, milletimizin, devletimizin menfaatlerini de, mallarını da, haklarını da öyle koruruz. İşte bu bütünleşme aslında makbul insan protifi belirlemekten çıkıp, tüm vatandaşlarımızı aynı gözle görmek ve kucaklamaktan geçiyor” diye konuştu.

Toplantıda Kamu Denetçiliği Kurumu Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç da bir konuşma yaparak, devletin, kamunun bütün kurum, araç ve unsurlarının insanlara ve vatandaşa hizmet için var olduğuna vurgu yaptı.

Kamu Denetçiliği Kurumunun vatandaşın avukatı olduğuna dikkat çeken Malkoç, “Devletin, kamunun bütün kurumları, hizmet araçları ve hizmet unsurları insan ve vatandaşa hizmet için vardır, onun mutluluğu, onun saadeti, onun gelişmesi, onun huzuru ve refahı için vardır. Ama bunu temin etmek kolay değildir. Bunu temin etmek için değişik mekanizmalar kurulmuş, hak arama yolları, mahkemeler dâhil, itiraz yolları kurulmuş.  İşte bu hak arama yollarına dünyadaki demokrasi, gelişme, gelişmiş ülkelerde gelişmiş demokrasiye paralel olarak Ombudsmanlık ta ilave edilmiştir. Biz kurum olarak halkın avukatıyız. Bu anlamda hem Anayasa’da hem de yasa da bize yüklenen sorumlulukları yerine getirmeye çalışıyoruz. Biz tavsiye karar veriyoruz bize müracaatlar üzerine. Ombudsmanlığın tavsiye kararı, idarecilerin uyması gereken kararlardır. Bize bir insanımız müracaat ettiğinde bizim kararlarımızda, hak ve özgürlükler konusunda, vatandaşın huzuru, kendisini geliştirmesi konusunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin içtihatlarından kararlarımıza örnekler koyuyoruz, Anayasa Mahkemesinin kararlarından örnekler koyuyoruz, bilimsel çalışmalardan örnekler koyuyoruz, Danıştay, Yargıtay kararlarını inceledikten sonra kararlarımızı veriyoruz. Bize müracaat çok kolay. Müracaatların % 80’i elektronik ortamda geliyor. Biz dilekçelerde üç şeye dikkat ediyoruz. İsim doğru mu, bu dilekçeyi yazan şahıs gerçekten var mı, TC’si, imzası ve meramını anlatacak. Bir cümle de yazsa, biz o dilekçeyi değerlendirip, vatandaşın hakkını arıyoruz. Yani bize ulaşmak çok kolay” diye konuştu.

“2018 yılında kurumumuza 17 bin 585 başvuru yapıldı”

Konuşmasının devamında, hak arama kültürünün yaygınlaştırıldığında Türkiye’nin gelecekte insan hakları ve demokrasi üzerinde daha ileri bir noktaya yükseleceğine dikkat çeken Malkoç, Kamu Denetçiliği Kurumuna 17 bin 585 başvurunun yapıldığını söyledi.

Bu başvurulardan 17 bin 507’sinin karara bağlandığını belirten Malkoç sözlerini şöyle tamamladı: “2018 yılında 17 bin 585 başvuru oldu, 2018 yılında 17 bin 507 karar çıkarmışız. Hızlı çalışıyoruz. Kararlarımızın önemli bir kısmını dostane çözüme kavuşturarak, vatandaşın avukatlığını yapıyoruz. İdareyle, hakkını ararken veya müracaat olduğunda ‘ben haklıyım ama ulaşamadım, elde edemedim, bana olumsuz cevap verdiler’ diyen arkadaşlar olursa, mahkemeye gitmesin, bize gelsinler. Devletimiz bu kadar hizmeti veriyor, belediyelerimiz veriyor, valiliklerimiz veriyor, bakanlıklarımız, müdürlüklerimiz, güvenlik teşkilatımız, veriyor. Sonunda diyor ki, “Bu hizmetlerden memnun değilsen, kamu görevlisi sana güler yüz göstermediyse veyahut ta sana haksızlık yapıldığına inanıyorsan böyle bir kuruma gel.” Bu kurumu kuranların eline sağlık. Demokrasinin temeli oy kullanmamak ve denetimdir. Denetimde de biz eğer hak arama kültürünü yeterince yaygınlaştırabilirsek, hak ve özgürlüklerimiz var olan Yasada ve Anayasada ki hak ve özgürlüklerimizi o kadar iyi kullanırız ama maalesef hak arama kültürümüz de zayıf. Ya dertleniyoruz, şikâyeti kendi aramızda yapıyoruz orada kalıyor, kahvede, mahallede, evde kalıyor ama hak arama kültürü bambaşka bir şey. Hak arama kültürünü yaygınlaştırmaya çalışıyoruz. Eğer biz bunu yapabilirsek, Türkiye’nin önümüzdeki yılları, Cumhuriyetimizin 100 yıl dönümünde Türkiye insan hakları üzerinde, demokrasi üzerinde yükselecek ve taçlanacaktır.”

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı İhsan Şener ise, Kamu Denetçiliği Kurumu’nun Türkiye’de önemli hizmetlere imza attığını belirterek şunları söyledi: “Milletvekili olduğum dönemde kuruluşunda bizzat görevli olduğum İnsan Hakları Komisyonu üyesi olarak o dönemde Birleşik Komisyonda çıkan bu Kamu Baş Denetçiliği Kurumu, Türkiye’de gerçekten önemli hizmetlere imza attı. Başdenetçimiz Şeref Malkoç Bey’in gayretleri bu husus da Türkiye’de milletin ve devletin temsilcileri ile bir araya gelerek, onun işlevleri hakkında çok ciddi bir süreç yaşanıyor. Ama şunu bilelim ki bu bizim tarihi kodlarımızda var olan bir yapı aslında. Yeniden keşfetmiş olmak bugün bizim için gerçekten bahtiyarlıktır. Her konu detay olarak mevzuatla çözülme imkanı bulmayabilir. Bugün hak arama yolları Türkiye’de elbette açık. Adliyeler, yani adalet dağıtan merkezlerimiz elbette var. Ama bunu dışında gerçekten idari bakımından devlet işleyişiyle vatandaş arasında, hatta kurumların kendi arasındaki pek çok sorunu çözüme kavuşturan önemli kurumlardan birisi oldu.”

Konuşmaların ardından ‘Serbest Kürsü’ uygulamasında, etkinliğe katılan bazı muhtar ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri söz alarak, kamu hizmetleri ve ihtiyaçlarına yönelik görüş, öneri, düşünce ve şikayetlerini dile getirdiler. Kamu Denetçiliği Kurumu’ndan beklentilerini dile getirdiler.

Program, katılımcıların çektirdiği hatıra fotoğrafı ile son buldu.

 

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.