Yayınlanma Tarihi: 9 Şubat 2018 — okunma
Sağlık alemine ibret olsun diye yaşadığım bir olayı size aktarmak istiyorum. Annem diyaliz hastası ve artık evde dört kere diyaliz alıyor. İlk reçeteye ait ilaçları da genel merkezden, yani SGK ile kargo yoluyla adrese teslim geldi, ancak o andan itibaren de rezalet silsilesi başlamış oldu.
Her şey vardı ama o aşağıda resmini gördüğünüz ve adı reçetede Drenaj mini kapak olarak geçen, üzerinde Stay Sate yazan koruma kapağı yoktu. Yerinden mi gelmedi, kargoda mı kaldı veya biz mi kaybettik telaşıyla uğraşırken hastanenin çıkışta verdiği 10 günlük malzemede erimeye başlarken, çaresizlik içinde bende bunu parayla temin etme yolunu seçtim ve sinir sistemimi alt üst eden olaylar zincirinde gittiğim eczaneden başlamış oldu.
Eczacı
-Ahmet abi bu ürün eczaneden satılmaz medikalden alacaksın
Medikalci
-Ahmet abi bu ürün bizde olmaz bayisinden alacaksın
Ben
-Peki bayisini nereden bulacağım, kime soracağım?
Medikalci
-Abi en kolay, üzerinde yazanı google’a yaz oradan daha rahat bulursun
Bende başladım internette gezinmeye ama işin tuhaf yanı karşıma sadece 1-2 ecza deposu çıkıyor, diğer yerler yurt dışı adres gösteriyor ancak tuhaf olan yurt dışı adres gösteren sitelerde İngilizce yazılar arasında Erzurum, Hatay ve Eskişehir adı geçiyor. İstanbul, Ankara, İzmir olmaması beni şaşırtıyor, doğal olarak eczacıma dönüyorum.
Ben
-Arkadaş, karşıma ecza depoları çıkıyor siz çalıştığınız depolara bu yerlerin telefon numaralarını sorun, ben bu ürünü paramla almak istiyorum.
Eczacı
-Abi reçetedeki ilaç alınmış görünüyor, onun için parayla da olsa biz bu ilacı açıktan alamıyoruz.
Ben
-Yahu bu ilaç değil plastik koruma kapağı
Eczacı
-Abi fark etmez buda reçeteyle alınan ürün
Bu sefer üç şehirden biri olan Eskişehir’de ki dostum Onur Şimşek bey’i aradım, dedim ki böyle bir sorun yaşıyorum, oradaki ecza depolarını araştır, bu ürünü almama yardım et. Onur bey araştırır bulur ve oradaki depo sorumlusunun cevabı
-Beyefendi bu elden alamazsınız, ihtiyaç sahibi o bölgeden sorumlu İstanbul genel merkezimizden eczane aracılığıyla şu numarayla irtibat kurarak alır.
Ben elimde telefon numarası tekrar gider eczaneye, burayı arayın işimi halledin, tabi ki biz artık beşinci gündeyiz.
Eczacım görüşmelerini yapar ve bana döner
Abi bu sıralı ürünmüş (ne demekse?) onun için açıktan vermiyorlar ama ben Ordu Sağlık Müdürlüğünü aradım işi çözdüm, bu bölgeye bakan deponun bayisine ulaştım malzemeyi alıyorum, kaç adet istersin?
Bende hafif bir korku belirdi, bu kadar zorlu temin edilen, açıktan satılmayan ürün kaç liradır? Çünkü ihtiyacım 100 adet.
Ben
-Kardeşim önce fiyatını öğren, para bulayım öyle isteyelim.
Eczacı
-Abi ben sordum para önemli değil, tanesi 1 lira sana 90 kuruş olur.
Ben
-Şok, şok, şok yahu biz 1 liralık plastik parçası için mi bu kadar süründük ?
Eczacı
-Maalesef abi özür sektörde böyle şeyler oluyor.
Ürünü aldım, kime, hangi kuruma ne diyeyim, neyi nasıl şikayet edeyim diye düşünerek macerayı bitirdim. Sinirlerimi sorarsanız şükür Allah’a gayet iyiyim.
Kalın Sağlıcakla