DİRİLİŞİN MEVSİMİ 

Misafir Kalem unyetv@unyetv.net

Beyza Nur BEŞİRLİ

Tirebolu Halide Edip Adıvar

Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi

Havaların soğumasını ve kışın gelmesini kimse istemese de serinleten, sıcaklardan sonra rahat bir nefes aldıran sonbaharı sevmemek mümkün değil. Bütün o sıcak ve bunaltıcı günlerden sonra sonbaharın yarattığı haz başkadır.

Sonbahar denilince akla sarı renk ve düşen yapraklar gelir. Yazın sıcak günleri sona erer. Artık akşamüstleri, kısa kollularla gezenleri ürpertir hafiften. Yaz boyunca hasret kalınan yağmurlar yağmaya, rüzgârlar hafif hafif esmeye başlar. Buna benzer sonbahar akşamlarında dışarı çıkmak, sicim sicim yağan yağmurda hafiften ıslanmak insana zevk verir. Hele o ilk yağmurun kokusu… Toprağın uzun süre sonra kana kana içine çektiği yağmur suyuna karşılıkbize sunduğu o nefis koku… Sonbahar hareketin mevsimidir. Bir hazırlık, bir enerji vardır her yerde. Dört mevsimin içinde her yönden bolluğunu bereketini gösterir. Bu mevsim, kış aylarının habercisidir. İnsanların kışa hazırlanmaları için bazı uyarıcı görevleri vardır. Havaların bazen soğuk, bazen yağmurlu, bazen açık olması bunlara örnektir.

Çoğu insan, yağmuru ve soğuk havaları sevmese de sonbahar mevsimi bir başkadır. İnsanlarda farklı duygular uyandırabilir. Örneğin birçok şair ve yazar eserlerini sonbahardan etkilenerek yazmıştır. Buna, Atilla İLHAN’ ın bir şiirini örnek gösterebiliriz:

‘’Nasıl iş bu?

Her yanına çiçek yağmış

Erik ağacının

Işık içinde yüzüyor

Neresinden baksan

Gözlerin kamaşır

Oysa ben akşam olmuşum

Yapraklarım dökülüyor

Usul usul

Adım Sonbahar’’

Atilla İLHAN’ın şiiri gibi daha birçok şiir örnek gösterilebilir. Aslında sonbaharı sanatla bağdaştırabiliriz. Resim, edebiyat vb. sanat dallarının çoğunda sonbaharı görebiliriz. Yaprakların dökülmesi, o iliklere işleyenyağmur, esen rüzgâr, hafif ürperti veren hava… Bu unsurlar o kadar güzel bir görüntü oluşturur ki sevmesen de seversin sonbaharı. Birçok şey uyandırır içinde.Yerlere düşen yaprakların o esen rüzgârla hareket etmesini, yaprakların rüzgârın oyuncağı olmasını dikkatle ve duyguyla izlersen öyle şeyler uyandırır ki içinde belki de yaşadığına şükredersin.

Mesela okulun ilk zili sonbaharda çalar. Sonbaharda okul çocuklarının ve anne babaların heyecanı, hareketi sarar sokakları. Dükkânlarda kış ve okul alışverişi için hazırdırlar. Vitrinleri yazlıklardan arınmış, kış için donatılmıştır. Evlerdeki kış hazırlığı, kış öncesi yapılan temizlikler ve serin, terletmeyen, üşütmeyen, bizi düşünen havasıyla sonbahar… İşte bu yüzden sonbahara solan yaprakların mevsimi diyenler haksızlık yapıyorlar bence. Sonbahar tam da başlangıçların, dirilişin mevsimi.