son haberler

Ünyeli Meçhul Şehid

Yayınlanma Tarihi: 15 Mart 2019 okunma

Zeki ORDU zekiordu.zekiordu@gmail.com

Yazıya başlamadan önce ünlü şairlerimizden Arif Nihat Asya’nın birkaç mısraını yazmak istiyorum.

Şairimiz şöyle diyor bir şiirinde:

 

“Yattığı toprak belli,

Tuttuğu bayrak belli,

Kim demiş meçhul asker diye?”

 

Yattığı toprak ile tuttuğu bayrak belli olduktan sonra nerede kaldı meçhullüğü?

 

Bazen bizim gönlümüzce “meçhul” sayılmayan ama kimi kimsesi bilinmeyen kişiler için de kullanırız bu sözü. Hatta “garip, sahipsiz, kimsesiz” gibi terimlerle ifade ederiz.

 

Bugünkü haberimizde de okuduğunuz gibi bir meçhul asker var toprağın kara bağrında. Üstelik de Ünyeli. O bir şehid. Üstelik şehid olurken de abdestli. Bir su kenarında Rabbi’nin huzuruna çıkmak için abdest alırken kahpe bir kurşun, daha doğrusu bir kahpenin kurşunu onu ebediyen çıkarmış Rabbi’nin  huzuruna.

 

Bahsi geçen Ünyeli Şehid Tirebolu’nun Ataköy köyünde medfun. Onu daha aldığı abdestin nemi kurumadan bulmuşlar şehid olur olmaz. Vatan müdafaası için oralarda. Düşman milletimizin harem-i ismetine tecavüze kalkışmış cibilliyeti icabı.  Ne de olsa soy bu. Çekmiş işte.

 

Bilmez ki bizde vatan demek namus demek. Canı pahasına da olsa hem dinimize hem de vatanımıza bir zarar gelmesin diye mücadele eden özelliğimiz mevcut.

 

İşte bir Ünyelinin de yolu düşmüş vatan müdafaası için oralara. O zamanlarda kan akan Harşıt Çayından abdest almış. Suyu temizlemiş belki de. Birazdan huzuru ilahiye çıkacak.

 

Ama düşman bu. Adını öyle koymuşlar. O zamanki yöre halkının “Urus” diye tabir ettiği, geçmişi karanlık bir millet. Yine genlerindeki canilik açığa çıkmış ve masum Anadolu insanını gözünü kırpmadan katletmeyi koymuş aklına.

 

Tabii her şey o kadar kolay değil.

 

Bu millet canıyla, kanıyla çizmiş bu sınırları. İki caniye pabuç mu bırakılır. Eli silah tutan koşmuş cepheye. Ünyeli şehidimiz tabii.

 

Nihayet o da düşmüş toprağa. Yani kendi mülküne. Elinde bayrağı, gönlünde imanı ile.

 

Bizden sonrakiler rahat yaşasınlar diye.

 

Köylü vefalı davranmış şehide. Hemne mezarını yapmışlar şehid düştüğü yere. Mezar taşına da Ünyeli Şehid yazmışlar. Adı bilinmedikleri için. Çünkü o zaman orada çok asker var. Kimin ismi hafızalarda kalır ki. Çünkü onların her biri kınalı kuzudur aslında.

 

Aradan bir asırdan fazla zaman geçmiş an itibariyle. Ahmet Yılmaz diye bir öğrencim haber verdi durumu. Büyük dedesinden dinlemiş sağ iken. Büyük dedesi yani babasının dedesinden. O da bir gazi Çanakkale gazisi.

 

Mezar yapıldığı günden beri gelen giden olmamış Ünye taraflarından. Biz de belki bir tanıdığı vardır diye kaleme aldık bu yazıyı. Olur ya bir yakını çıkar ortaya. Çıkmasa da Ünye’de araştırma yapanlardan birinin yolu düşerse oralara araştırıp soruşturur belki.

 

Ne diyelim. Mevla şefaatine nail eylesin.

 

 

Siz de yorum yapın, görüşlerinizi belirtin.

Yazarın Diğer Yazıları

Yazarın tüm yazıları.

KÜÇÜK KALEMLER BÜYÜK HAYALLER

30 Nisan 2024 okunma
Atalarımızın “Ağaç yaş iken eğilir” sözü hayatın her sahasında bize rehber olmuştur. Olmalıdır da… Küçük yaşlarda verilen eğitim, ileri yaşlarda bize hem temel, hem de rehber olacaktır. Her bina sağlam temel üzerine konulmalıdır ki uzun süre... Devamını Oku

EL ÜCRA’DA ALUÇ ARAMAK

28 Nisan 2024 okunma
Bazen oturup araştırma yapmak bir yeri tanımak için yetmeyebiliyor. Eskilerin “Aynel yakin” diye adlandırdıkları şey öğrenmek istediğin neyse onun yakınında bulunmaktır. Alucra Giresun’a bağlı sahile uzak bir ilçe. Zaten Anadolu’da denize komşu olan... Devamını Oku

KORGAN’A YOLCULUK

20 Nisan 2024 okunma
Takvimler 26 Mart 2024’ü gösteriyordu. Ramazanın On altısıydı. Yanıma aldığım iftarlıklarla Ünye’den yola çıktım. Günlerden salıydı… Niyetim Korgan ve Kumru ilçelerini görmekti. Ramazan ayı olduğu için bazı zorlukları olacaktı. Ancak ataların... Devamını Oku

SENSİZ BAHARIN ŞEVKİ YOK

29 Mart 2024 okunma
    Ne zaman mart ayı gelse hep aynı hatıra canlanır gözümde. Sanki daha dün gibiydi… Köyümüze okul açılması haberi gelince okul çağında çocukları olan ailelerde bir telaş başladı. Ben okul ne, niye okula gidiliyor bilmiyordum. Hatta çok kişi... Devamını Oku

TORUL’U ANARKEN

7 Mart 2024 okunma
Aradan yedi ay gibi bir zaman geçti. Geçmiş notlarımı incelerken 20 Temmuz 2023 tarihinde yani sıcak bir yaz gününde yolum Torul’a uğramış; orada bulunan bir çay ocağında mola vermiştim. Daha sonra 12 Kasım 2023 tarihinde “Torul’da Bir Çay Bahçesi”... Devamını Oku

KAĞIZMAN’IN ÇİÇEKLİ ÇAYI

18 Şubat 2024 okunma
Bazen bizim basitmiş gibi görüp, tarihe mâl olan o kadar çok şey vardır ki kayıt altına alınmadığında unutulup gider. İnsan hayatında olduğu gibi toplumların hayatına girmiş ve zaman içinde yok olmuş neler vardı kim bilir? Tarihi ve kültürel değerlerin... Devamını Oku

DERELİ’Yİ GÖRELİ

6 Şubat 2024 okunma
Nemli bir yaz ayıydı. Takvimler 18 Temmuz 2023 tarihini gösterirken düştüm yollara. Maksadım daha önce ayak basmadığım toprakları yerinde görmekti. Her ne kadar uzun sür kalamayacak olsam da en azından dünya gözü ile etrafı bir temaşa edip, havasını... Devamını Oku

AYVACIK SAKİN ŞEHİR OLUR MU?

25 Ocak 2024 okunma
Yolumun Samsun’un Ayvacık ilçesine düşmesiyle şehri bira dolaştıktan sonra Belediye Başkanı ile bir görüşme yapmak istedim. Her vatandaş gibi görüşme için sıramı aldım ve davet edilince makama kabul edildim. Daha içeri girer girmez Ordu’nun Perşembe... Devamını Oku

ÇAMOLUK: GİRİŞİ OLUP ÇIKIŞI OLMAYAN İLÇE

10 Ocak 2024 okunma
Takvimler 23 Temmuz 2023’ü gösteriyordu. Sahilin hem kavurucu hem de buram buram terleten sıcağından uzaklaşmak için daha güneyine doğru birkaç günlük bir ziyaret etmeyi planladım. Ünye’den yola çıkıp, sahil boyu yol aldıktan sonra, Giresun’un Dereli... Devamını Oku

ÇATALPINAR’DA BİR GÜZ VAKTİ

4 Ocak 2024 okunma
Takvimler aralık ayını gösteriyordu. Bölge sonbaharın güzel anlarını yaşıyordu. Sararmış yapraklar yer ile buluşu hasbihal etmeye başlamış, daha önce aynı dalı süslemiş diğer yaprakların da yanına gelmesini bekliyordu. Yazın terleten sıcaklığı... Devamını Oku